TBMM Genel Kurulu tarafından kabul edilen 6771 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un, Resmi Gazete'de yayımlanmasının ardından anayasa değişikliği halk oylamasının  16 Nisan 2017 Pazar günü yapılmasına karar verilmiştir.   

              Yurt içi kütüğüne kayıtlı   55 milyon 336 bin 960   Yurt dışı seçmen kütüğüne kayıtlı   2 milyon 929 bin 389 seçmen  halk oylamasında sandık  başına gidecek.  

  Halk oylaması 57 ülke 119 temsilcilik ve 32 gümrük kapısında kurulacak sandıklarda oy kullandırılması yapılacaktır. Halk oylamasında beyaz renk üzerine "evet", kahverengi üzerine "hayır" ibareleri bulunan 2 ayrı renkten müteşekkil birleşik oy pusulası kullanılacak.  Siyasi partiler seçmenin tercihini arzu ettikleri istikamette kullanmalara için meydanlara inip kitleleri etkilemeye çalışacaklar.Bunu da  konuşarak ,hitap ederek yapacaklar.İnsanlar konuşa konuşa birbirini anlayabilirler. Vuruşarak değil..

         Allah bir ayrıcalık olarak insana düşünme ve konuşma yeteneği vermiş,düşündüklerini ifade edebilmeleri içinde ona özel bir kabiliyet bahşetmiştir.

Nitekim Kur'an-ı Kerim de "" Biz insana bir dil iki dudak vermedik mi " (Beled 90/9) buyrulmuştur.

         Yine Kur'an-ı Kerim de  konuşulan her sözün melekler tarafından kaydedilmekte olduğuna da vurgu yapılarak "İnsan hiç bir söz söylemez ki,onun yanında gözetleyen ,yazmaya hazır bir melek bulunmasın "(Kaf:50/17  ) buyrulur.  Bizler birer insan olarak ağzımızdan çıkan her söze azami dikkat etmeli aklın ve imanın terazisinde tarttıktan sonra söylemeliyiz.

"Söz Ola Kese Savaşı

Söz Ola Kestire Başı"  dizelerinde de ifade edilen hususlara özen göstererek konuşmalıyız.

Muhataplarımıza sözün en güzelini söylemeli yeri ve sırası gelmeden her akla geleni konuşmamalıyız."(İSRA:17/53)

        Peygamber efendimiz Müslüman'ı elinden ve dilinden başkalarının selamette olduğu kimse olarak tarif etmiştir."Tirmizi,iman "22

     O  halde insan tatlı dilli ,güler yüzlü,güzel sözlü olmalı.Konuşmalarıyla kimseyi incitmemeli.İslam'ın haram kıldığı sözleri söylemekten,kesinlikle kaçınmalıdır. Müslüman'a yakışanda budur.

      Günlük hayatımızda bir çok sebeple diğer insanlarla iletişim kurarız.Bunu dil vasıtasıyla yaparız.Dil,aklın ,kalbin,düşüncenin tercümanıdır.

         Dil imanın ikrarına ,dinin ihyasına ,hakkın ve hakikatin anlatılmasına ,vasıta olabileceği gibi,küfre ve haksızlığa da alet olabilir. 

              Haddinden fazla konuşmak,gereksiz ve yanlış sözlerin ağızdan çıkmasına sebep olur.Bu bakımdan az konuşmak,çok dinlemek gerekir.Allah insana iki kulak bir ağız verdiğine göre,insanın iki dinleyip bir söz söylemesi esastır.

      Mevlana mesnevisine "dinle"diye başlar.Çünkü insanın konuşmaktan çok dinlemeye ihtiyacı vardır.

Peygamber efendimiz tatlı ve nazik konuşan kimselerin cennete içi dışından ,dışı içinden görülebilen köşklerde kalacakları müjdesini vermektedir.

      Hz peygamber çok kibar bir insandı.Herkese karşı nazik davranırdı.Kimseye bağırıp çağırmazdı.Kendisini üzenlere kötü söz söyleyenlere kötü davranışta bulunanlara bile hoşgörü ile davranırdı.Kimseyi rencide edecek,küstürecek söz ve davranışlarda bulunmazdı.

            Referandum için meydanlara inecek olan siyasilerin de ümit ederiz ki aynı üslup ve nezaket içerisinde bir kampanya yürütsünler.7 Haziran 2015 seçimlerinde meydanlarda siyasi parti temsilcilerinin kullandıkları üslup seçmen üzerinde hiç de iyi olmayan bir intiba bırakmıştır.Meclis çatısı altında bir araya gelecek olan devlet adamalarımızın yarın bir birinin yüzüne baktıklarında mahcup olacakları sözlerden  kaçınmalarını tavsiye ederiz .

              Siyasî partiler elbette kendi propagandalarını yapacaklar, rakiplerini eleştirecekler. Lakin kimsenin kimseye hakaret etme hakkı yok.Dikkat edin, söyleyecek sözü olmayanlar hep bağırıp çağırıyor, etrafa hakaretler yağdırarak kendi eksikliklerini kapatmaya çalışıyorlar.Ve hiçbir seçmen iyi hakaret etti diye oy vereceği istikameti değiştirmez.  

  İnancımıza Ve İnsanımıza Yakışır Bir Seçim Üslubu İle Referandum Çalışmalarının Geçmesi Temennisi İle ..               Ahmet GÖRGÜLÜ